Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca, hürriyet ve bağımsızlığa sembol olmuş bir milletiz.
Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, bağımsızlıktan mahrum bir millet, medeni insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye liyakat kazanamaz.
Türk Milleti yüzyıllardan beri hür ve müstakil yaşamış ve istiklali yaşamak için şart saymış bir kavmin kahraman evlatlarından ibarettir. Bu millet istiklâlsiz yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.
-Mustafa Kemal Atatürk, 21 Haziran 1922
Atatürk eski Türkiye’den modern bir devlet çıkarmıştır.
-Stipi – Arnavutluk
Atatürk olmasaydı yeni Türkiye mevcut olmazdı.
-Hufvud Stadbaldet – Finlandiya
Atatürk’ün ölümü ile dünya büyük bir liderini kaybetti.
-Gazete Del Popolo – İtalya
Yüzyıllar nadir olarak dahi yetiştirir. Şu talihsizliğimize bakın ki o büyük dahi çağımızda, Türk milletine nasip olmuştur.
-Lloyd Geviye – İngiltere Başbakanı
Ölümüyle dünya ilginçliğini kaybetti.
-Lord Kinross
İÇİNDEKİLER
Giriş.
Bursa Nutku
Gençliğe Hitabe
KRONOLOJİ.
ATATÜRK İLKELERİ.
ATATÜRK’TEN MEKTUPVE NOTLAR
ATATÜRK’ÜN KONUŞMALARI
ATATÜRK’ÜN SÖZLERİNDEN SEÇMELER.
SOSYAL ÖZDEYİŞLER.
HUKUK, KADIN ve KADIN HAKLARI.
DEVRİM
UYGARLIK
MORAL, YURT SEVGİSİ
LÂİKLİK. DİN~~
SİYASAL ÖZDEYİŞIİ.R
MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR ÖZDEYİŞLERİ
EKONOMİK ÖZDF.YIŞLSR
ASKERİ ÖZDEYİŞLER
ASKERLİK ve ÖZELLİKLERİ
KOMUTAN, KOMUTANLIK, KOMUTANLAR.
SAVAŞ ve BARİŞ.
ORDU MİLLET
MİLLİ BİRLİK
ÇEŞİTLİ ÖZDEYİŞLER
ATATÜRK İÇİN NE DEDİLER
ATATÜRK’ÜN VASİYETİ.
BİBLİYOGRAFYA.
GİRİŞ
Atatürk, öğrenimi, askerlik hayatı, devlet yönetimindeki uygulamaları ve deyimleriyle çok değişik alanlarda başarılı olmuş bir önderdir. O, maiyetindeki subayların yetişmesini sağlamak amacıyla eserler yazmış; Büyük Millet Meclisi’nde söylediği ve 6 günde tamamladığı Nutuk ile, Türkiye Cumhuriyetinin nasıl ve ne şartlar altında kurulduğunu anlatmış, siyasi ve askeri alandaki oluşmaları bütün ayrıntılarıyla belgelemiştir. Ayrıca Atatürk’ün çeşitli yerlerde yaptığı konuşmaları ve yazışmaları, “Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri” ile “Telgraf ve Tamimleri” adı altında toplanmıştır.
Atatürk’ün çok değişik konulardaki bu konuşma ve yazışmaları, siyaset, askerlik, ekonomi, kültür ve sosyal konu başlıklarında verilebilir. Bu kitapta geçen özdeyişlerin, anlatım ve daha geniş çerçevelerde yararlanmada kolaylık sağlamak amacıyla, konuların ayrı başlıklar halinde toplanılmasına çalışılmıştır.
Görüleceği gibi Atatürk’ün bütün özdeyişleri ve seslenişleri Türk Ulusu için unutulmaması gereken bir yol göstericidir, aynı zamanda çağdaşlaşma yolunu aydınlatan bir ışıktır. Gösterilen yönde ilerleyecek olan bireyler ve bunların oluşturduğu Türk Ulusu, Atatürk’ün gösterdiği çağdaşlaşma yolunda engele uğramadan yürüyerek amacına kolaylıkla ulaşabilecektir. Böylece Türk Ulusu’nu oluşturan bireylerin derlenen özdeyişlerini ve seslenişlerini uygulamaları, Türk milli gücünü de etkilemiş olacaktır.
Gelecekte olası savaşların yakıp yıkma etkisi ne kadar artarsa artsın insan gücünün değeri azalmayacak, aksine çoğalacaktır. Türk Ulusu’nun varlığını güven içinde bulundurması, bireylerinin bilinçli olarak yetiştirilmesine ve geliştirilmesine bağlıdır. Bu bilinçlenme, Atatürk’ün gösterdiği yönde ve yolda olduğu takdirde daha da güçlenip, anlam ve değer kazanacaktır.
Derlenen konuşmaların her kuşak tarafından kolaylıkla anlaşılabilmesi için, söylendiği zamanın dilinden, anlamını değiştirmek sizin, gençlerin bu gün kullandığı dile çevrilmesine çaba gösterilmiş, kaynaklar da belirtilmiştir.
Bursa Nutku
Türk Genci, devrimlerin ve rejimin sahibi ve bekçisidir. Bunların lüzumuna, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Rejimi ve devrimleri benimsemiştir. Bunları zayıf düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir hareket duydu mu, “Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adliyesi vardır” demeyecektir. Hemen müdahale edecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi eserini koruyacaktır.
Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır, Genç, “Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir” diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu mahkum edecektir. Yine düşünecek, “Demek adliyeyi de ıslah etmek, rejime göre düzenlemek lazım”.
Onu hapse atacaklar. Kanun yolundan itirazlarını yapmakla beraber; bana, İsmet Paşa’ya ve meclise telgraflar yağdırıp, haksız ve suçsuz olduğu için tahliyesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, “Ben inanç ve kanaatimin icabını yaptım. Müdahale ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı meydana getiren sebep ve amilleri düzeltmek de benim vazifemdir.”
İşte benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği!
Mustafa Kemal Atatürk
Bursa. 5 Şubat 1933
Gençliğe Hitabe
Ey Türk Gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyeti’ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazinenden mahrum etmek isteyecek dahi!i ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşürsen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet fekr ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
Ey Türk İstikbalinin Evladı! İşte bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen Türk İstiklal ve Cumhuriyeti’ni kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
Mustafa Kemal Atatürk 20 Ekim 1927
KRONOLOJİ
1880/1881
Ali Rıza ve Zübeyde’nin oğlu olarak Selanik’te doğdu. Eski nüfus cüzdanında doğum tarihi olarak 1296 Rumi yılı yazılıdır. 1296 yılı, 13 Mart 1880 12 Mart 1881 arasını kapsadığı için, doğum ayı ve günü de bilinmediğinden, kesin doğum tarihi bilinmemektedir. 1934 yılına değin, doğum yılı, 1880 yılı olarak yazılırdı. 1934′te çıkarılan yeni nüfus cüzdanında doğum yılı 1881 olarak değiştirildi. 1936′da, kutlamak için doğum gününü öğrenmek isteyen İngiltere Kralı’na, Atatürk’ün İsteği üzerine, 19 Mayıs günü bildirilmiştir.
1886
İlk öğrenimine başladı.
1893/1894
Selanik Askeri Rüştiyesi’ne girdi. Öğretmeni Mustafa Efendi ona Kemal adını verdi.
1896
Manastır Askeri İdadisi’ne girdi.
13 Mart 1899
Manastır Askeri İdaadisi’n i bitirerek, İstanbul’da Harp Okulu Piyade Sınıfı’na yazıldı.
10 Şubat 1902
Teğmen rütbesiyle Harp Okulu’nu bitirip, Harp Akademisi’ne girdi.
11 Ocak 1905
Harp Akademisi’nden kurmay yüzbaşı rütbesi ile mezun oldu.
S Şubat 1905
Şam’daki 5. Ordu’ya atandı.
10 Şubat 1905
Şam’a gitmek üzere İstanbul’dan ayrıldı.
1906
Şam’da Vatan ve Hürriyet Cemiyeti’ni kurdu.
20 Haziran 1907
Kıdemli Yüzbaşı oldu.
20 Eylül 1907
Şam’dan Selanik’teki 3,Ordu’ya atandı.
22 Haziran 1908
3.0rdu’daki görevi haricinde, SelanikÜsküp Demiryolları Müfettişliği görevine atandı.
1908
General Litzmann’ın “Takımın Muharebe Talimi” adlı kitabından yaptığı çeviri yayınlandı.
13 Ocak 1909
3.0rdu Selanik Redif Tümeni Kurmay Başkanlığına
15 16 Nisan 1909
31 Mart Olayı üzerine, ayaklanmayı bastırmakla görevli Hareket Ordusu’mın kurmay başkanı olarak, Selanik’ten İstanbul’a hareket etti.
16 Mayıs 1909
31 Mart İsyanının bastırılmasıyla Selanik’e geri döndü.
30 Ağustos 1909
Kolağası rütbesiyle Cumalı Karargâhı’ndaki askeri manevraya katıldı.
5 Kasım 1909
Selanik Redif Tümeni Kurmay Başkanlığımdan, tekrar 3.0rdu Karargâhı’na atandı.
…
Bir önceki yazımız olan Sil Baştan Kitap Özeti başlıklı makalemizde Ken Grimwood kitapları, Ken Grimwood romanları ve Ken Grimwood Sil Baştan kısa özeti hakkında bilgiler verilmektedir.
Read more http://www.kitapozeti.org/beni-cok-ararsiniz-kitap-ozeti.html